Müzik Terapisinin Faydaları

Her birimizin müzikle benzersiz bir ilişkisi var. Uzun zamandır unutulmuş bir şarkıyı radyoda duymak, yıllar öncesine ait eski anıları çağrıştırabilir. Belki bir müzik melodisi mutfakta yaratıcılığa ilham verir veya enerjinizi arttırır ; sizi sabah erken saatlerde koşmaya motive eder. Hangi tarzı veya türü severseniz sevin, müziğin güçlü olabileceğine şüphe yok.

Müzik terapi ,klinik bir ortamda özellikle bireyin benzersiz psikolojik veya fiziksel sağlık hedeflerini hedefler ve profesyonel, kurul onaylı bir müzik terapisti tarafından gerçekleştirilir. Müzik terapide kullanılan teknikler arasında duygu uyandırmak için müzik dinlemek, bireysel veya grup halinde müzik yapmak, şarkı söylemek, doğaçlama yapmak ve daha fazlası yer alır. Sağlık ve hastalık bağlamlarında müzik terapisinin potansiyel faydalarını gösteren bilimsel kanıtlar bulunmaktadır.

1.Demans Tedavisini Destekleyebilir

" Özellikle bunama sorunu yaşayanlar için müzikle duygusal bağ çok büyük " olduğu görülüyor. Demans bakımının bir parçası olarak müzik terapisi, akranlarla anlamlı bir şekilde bağlantı kurmaya ve sosyalleşmeye yardımcı olmak, demans hastalarında sık görülen depresyon ve kaygıyı azaltmak ve hastalığın ilerlemesinin bazı semptomlarını hafifletmek için kullanılabilir.

Sekiz çalışmanın meta-analizinde , müzik terapisi - özellikle müzik dinleme ve şarkı söyleme müdahaleleri - demansı olanlarda kısa vadeli yaşam kalitesini iyileştirmiş ve uzun vadede depresyon semptomlarını azalttığı görülmüştür. Araştırmacılar, sesleri, ritmi ve sözleri içeren müzik dinleme eyleminin beynin çoğunu harekete geçirmesinin yanı sıra nöroplastisitede değişikliklere yol açtığını açıklıyor. Sevilen müziği dinlemek, ruh halini iyileştiren ve stresi azaltan olumlu duygular uyandırabilir.

2.Depresyon ve Kaygıyı Azaltmaya Yardımcı Olabilir 

Bir şarkının nasıl hissettiğinizi nasıl değiştirebileceğini düşünün. Müzik terapisi, diğer terapi biçimleriyle birlikte bir akıl sağlığı bakım planını tamamlayıcı olabilir.

Mevcut çeşitli müzik terapi yöntemleri ve araçları vardır ve çalışma, semptomları yatıştırmaya yardımcı olmada en büyük farkı yaratan iki tanesini belirlemiştir: rekreatif müzik terapisi (örneğin, enstrüman çalmak veya şarkılara eşlik etmek) ve rehberli imgeleme ve müzik (burada müzik, semptomları uyandırmaya yardımcı olur ) . düşüncelerini ve duygularını keşfederken görüntüler).Müzik terapisinin, faydaları uzun süreli olmasa da, seans sonrası tüm yaş gruplarındaki insanlarda kaygıyı azalttığını buldu. Araştırmacılar, müziğin geçici olarak endişelerden uzaklaşabileceğini, zorlu düşünce kalıplarının hoş kavramlarla değiştirilmesine yardımcı olabileceğini ve sağlayıcı ile birey arasında terapötik bağlantılar kurabileceğini açıklıyor.

3.Stresi Azaltabilir

 En sevdiğiniz şarkıyı dinlediğinizde nasıl hissettiğinizi düşünün. Mutlu? Huzur içinde mi? Biraz daha hafif mi? Tek başına müzik (müzik terapi dışında) stres seviyenizde büyük bir fark yaratabilir . Yakın zamanda yapılan bir araştırmaya göre , COVID-19 salgını sırasında düzenli olarak "mutlu" müzik dinlemek , özellikle o sırada daha yüksek stres seviyeleri bildirenlerde daha iyi bir ruh halini sürdürmekle ilişkilendirildi. Kısacası, insanlar müziği duygularını düzenlemeye yardımcı olmak ve muhtemelen kendilerini istenen bir duruma (örneğin, sakin, rahat veya motive) sokmak için kullanabilirler.  Araştırmalara göre , kişinin kendi başına müzik dinlemesine kıyasla stresi azaltmada daha da etkili olabilir. Bu, yukarıdaki bulguları göz ardı etmez, ancak stresi yönetmek için müziği çeşitli şekillerde kullanabileceğinizi gösterir .

4.Parkinson Hastalarında İşlevselliği İyileştirebilir

Parkinson Vakfı'na göre Parkinson hastalığı, hareket ve koordinasyonu etkileyen ilerleyici bir nörolojik durumdur . Sistematik bir incelemeye göre müzik terapisi, motor işlevi, iletişimi, yutmayı ve nefes almayı iyileştirmenin yanı sıra yaşam kalitesini ve ruh halini iyileştirme dahil olmak üzere çeşitli potansiyel faydalarla Parkinson için tamamlayıcı bir terapi olarak kullanılabilir .

Ses becerileri, nefes alma ve yutma söz konusu olduğunda, grup halinde şarkı söylemek, müzik terapisinde bu işlevleri güçlendirebilecek bir araçtır. Ayrıca müzik, Parkinson hastalarının rehabilitasyon ve kuvvetlendirme egzersizleri gibi zorlu görevlerin üstesinden gelmelerine yardımcı olabilir. 

5.Kanser Hastalarının Tedaviyle Baş Etmesine Yardımcı Olabilir

Bir kanser teşhisi ve sonraki tedavi almak, zihinsel ve fiziksel olarak son derece zor olabilir. Müzik terapisi bu yükün bir kısmını hafifletebilir. Kanserli yetişkinler üzerinde yapılan 30 çalışmanın sistematik bir incelemesine ve meta-analizine göre müzik terapisi, kontrol gruplarıyla karşılaştırıldığında anksiyete, depresyon ve aktif tedavi sırasında ihtiyaç duyulan ağrı kesici ilaç miktarını azaltmaya yardımcı oldu; palyatif bakımdaki insanlar arasında, müzik terapisi yaşam kalitesini, ruhsal esenliği, ağrıyı ve stresi iyileştirdi.

Terapötik olarak kullanıldığında müzik, kişinin hastalığa yakalanma stresiyle başa çıkmasına, ruh halini dengelemesine ve belirli semptomları yönetmesine yardımcı olabilir.

Araştırmalara göre müzik, belirsizlik zamanlarında rahatlık sağlayan manevi bir destek olabilir. Ek olarak, sadece kanserli yetişkinler değil, çocuklar da fayda sağlayabilir. Başka bir gözden geçirme , müzik terapisinin, yabancı veya korkutucu hissettirebilecek testler ve prosedürlerden geçen genç hastalarda sıkıntıyı azaltmaya yardımcı olabileceğini buldu. Araştırmalar, anksiyete ve stresi azaltmanın yanı sıra, müzik terapisinin kalp atış hızı işlevini, oksijen seviyelerini ve kan basıncını da iyileştirebileceğini belirtiyor.

6.Yaşam Sonu Acısını Azaltabilir

Müzik terapi, bakımevinde yaşamının sonunu işleyen biri için farklı şekillerde kullanılabilir. Çoğu zaman, terapötik bir ortamda, sağlayıcılar müziği hastanın ruh hali ile eşleştirebilir ve ardından ruh hali değişimlerini teşvik etmek ve iyi olma hissini geliştirmek için müziği değiştirebilir. Örneğin, bir müzik terapisti, heyecan verici veya öfkeli bir müzik çalarak bir hastanın ajitasyon veya sinirlilik durumuna uyum sağlayabilir. “Ardından, seans süresi boyunca müziği sakinleştirici ve rahatlatıcı bir alana getiriyoruz. Müziğin, insanları farmakolojik olmayan yollarla nasıl daha az endişeli hale getirebileceği gözler önüne seriliyor.Almanya dışında yapılan küçük bir randomize kontrollü çalışmada , palyatif bakımda hastanede yatan 84 hasta iki gruba ayrıldı: Bir grup iki seans canlı müzik temelli gevşeme egzersizleri aldı ve kontrol grubu sözel gevşeme egzersizi dinledi. Araştırmacılar, canlı müziğin, sözlü ipuçlarıyla karşılaştırıldığında, ölümcül hastalarda gevşemeyi ve huzurlu bir ruh halini teşvik etmede daha etkili olduğunu bulmuşlardır.